Saklıgöl, Uludağ Milli Parkı içerisinde, Buzul Devri’nde buzulların aşındırması sonucunda oluşan çukurlara suların dolması neticesinde oluşan 9 adet silk gölünden biridir. Göller Yöresi’nde bulununlar arasında olmayışı, birde yanına gidinceye kadar görülememesi gibi sebeplerden dolayı çok tanınan ve bilinen göl değildir. Dağcılar ve doğaseverler tarafından Saklıgöl ismiyle bilinir.
2. Gelişim Oteller Bölgesi’nden veya 1. Gelişim Bölgesi’ndeki Kayakevi önünden başlayan, Eski Maden Yolu kullanılarak Volfram madenine ulaşılır. 3.308 metre sonraki 2.210 metre yükseklikteki Saklıgöl’e ulaşabilmek için, önce 90 derecelik bir açı ile doğuya doğru 1.300 metre kadar Eski Maden Yolu’nu takip edin.
Yolunuz sağa doğru kavis yaptığı noktadan (rakım 2.274 metre) 118 derecelik bir açı ile 1.700 metre kadar dağa devam ettiğinizde Saklıgöl’e ulaşırsınız. Önce geniş bir moloz döküm sahasının solundan geçerek vadi tabanına inin (rakım 2.176 metre). Karaçukur Sırtları’nı geçtikten sonra, önünüze güvercinlik deresi gelecektir. Bu dere Bursa’da şelalesi ile ünlü Seyitabat Köyü’ne akmaktadır. Yaklaşık 500 metre sonra, anca tam yanına geldiğiniz anda görebildiğiniz Saklıgöl’e ulaşmış olursunuz.
Karaçukur Sırtları’nı geçerken ve geçtikten sonra Saklıgöl’e kadar alanda çok dikkatli olmanız gerekmektedir. Alan çok sarp kaya ve taşlardan oluşmaktadır. Sakın acele etmeyin. Çünkü alan ayak burkulma ve kırılmalarına çok müsait, aman dikkat.
Gece kamp kuracaksanız, gölün güneydoğu kısmında kalan ada gibi alana topluca çadır kurmakta fayda var. Çünkü alandaki yaban hayvanları ve kemirgenler gece göle su içmeye geliyorlar. Hem onları rahatsız etmemiş olursunuz, hem de kendiniz rahatsızlık ve korku yaşamamış olursunuz.
Yazı ve fotoğraflar: Hasan Ören