Paris İklim Konferansı (COP21) 30 Kasım 2015’te başladı. 11 Aralık’a kadar sürecek konferansta 2020 sonrasındaki iklim politikalarını belirleyecek yeni bir anlaşmanın çıkması bekleniyor. Anlaşmaya ormanların da dâhil edilmesini istiyoruz çünkü:
– Ormanlar küresel karbon döngüsünün önemli bir parçası. Büyürken karbon depolayan ağaçlar yaşlandıkça ve kesildikçe depoladıkları karbonu atmosfere salıyor. Ormansızlaşma ve arazi bozulumu dünyadaki tüm araba, kamyon, uçak ve gemilerin emisyonlarının toplamından sonra en büyük karbon emisyonu kaynağı.
– Günümüz koşulları 15 yıl daha devam ederse dünyada ekolojik açıdan en önemli 11 orman ekosistemi yok olma tehlikesiyle karşılaşacak.
– Paris anlaşmasına ormanları dahil etmezsek emisyon azaltımı ve iklim değişikliği mücadelesinde başarılı olamayız. Dünyadaki ormansızlaşmanın en büyük sebeplerinden biri tarım arazilerinin orman alanlarına doğru genişlemesi (özellikle tropik bölgelerde). Bu nedenle anlaşmaya tarım konusu da dâhil edilmeli.
– Korunan alanların etkin bir şekilde yönetilmesi, yasadışı ağaç kesiminin önlenmesi ve orman yönetiminin güçlendirilmesi için bu konulara daha fazla fon aktarılması gerekiyor. Tüm orman koruma girişimleri için aktarılan fonların yerel halkların haklarına ve yaşam şekillerine saygılı bir şekilde kullanılması lazım.
– Ormansızlaşma ve arazi bozulumunun azaltılması konusunda en büyük görev kamu sektörüne düşüyor. Fakat kamu sektörünün de bu görevi gereken hızda gerçekleştirmesi için desteğe ihtiyacı var.
– Özel sektör paydaşları tüm üretim süreçlerinde ormanlara zarar vermemek için gereken taahhütleri vermeli ve bu yöndeki tedbirlerini adaletli ve etkin bir şekilde hayata geçirmeli.
Ulusal hükümetler tarafından geliştirilen ve uygulanan orman koruma stratejileri özel sektörün taahhütlerini yerine getirmeleri için önemli bir zemin oluşturabilir.
– İklim değişikliğinin azaltılmasında önemli rol oynayan ormanlar aynı zamanda iklim değişikliğine karşı en hassas ekosistemler arasında yer alıyor. Özellikle Akdeniz ormanlarının iklim değişikliğinden önemli derecede etkileneceği ve böcek, yangın ve hastalıklara karşı hassaslığının artacağı öngörülüyor. Bu etkilerin bilimsel yöntemlerle araştırılması ve bu etkilere karşı uygun türlerin belirlenmesi ve doğala yakın ormancılık ilkelerinin benimsenmesi gibi tedbirlerin alınması ormanların sağlıklı bir şekilde, nesiller boyu devamlılığının sağlanması için büyük önem taşıyor.