Kapıyı çaldığımda yüreğim heyecanlı heyecanlı çarpıyordu. Önce bakkala bakmış, kimseyi bulamamıştım. Kapıyı Süheyla açtı. Kollarını bana doğru açarken yüreğiyle açtığını biliyordum. Aynı hislerle dopdolu sarıldık. ‘’Nerdesin sen’’ derken bir anne edasıyla ve Azeri şivesiyle tatlı tatlı gülüyordu. İyi ki buradaydım. Bir konuk olmaktan ötesiydi bu. Ve iyi ki onunla karşılaşmıştım. İnsan olmanın böylesi karşılaşmalarda daha derin bir anlamla harmanlandığı bir yerdeydim; Süheyla’ların evindeydim…