Dünyanın dört bir yanında hayata gözlerini yumanlardan daha çok, yeni bir ömre ‘merhaba’ diyenler vardır. Peki, yaşama nerede başlandığı önemli midir? Önemli ise ne kadar önemlidir?
En güzel yemek annemizin yaptığı yemektir tartışmasız. İlk tadılan lezzettir. Anadan sevgi ile alınan lokmanın keyfi başkadır. Ama yaşarken yeni lezzetler tadarız, beğenilerimiz değişebilir.
Hangi coğrafyaya ait olduğumuz önemlidir. İlk nefes aldığımız coğrafya aslında bizi biz yapan öğeler taşır. Dilimiz, rengimiz, boyumuz ve kaderimiz. Anadolu’da yaşamak hep zordu, daha da zor olacak gelecekte. Tükenen doğal kaynaklar, çoğalan nüfus ve göç hareketleri gelecekte bu coğrafyanın yaşayanlarını yoracak, üzecek…
Kuzeyimiz soğuk iklim kuşağında donuyor, güneyimiz sıcaktan kavruluyor. Oysa Anadolu, dört mevsimi dengeli yaşıyor, yaşıyoruz. Bir malın kıymeti kaybolunca anlaşılır derler ya, biz yine de kaybetmeden memleketimizin değerini anlayalım ve her güne mutlu başlayalım.
Ben bugüne Çoruh Nehri’nin kıyında merhaba dedim. Her gün bir ömür benim için. Her gün yeniden doğuyorum. Bu sabah yeniden doğdum, Çoruh’un suyu ile yüzümü yıkadım, Çoruh’a doğan güneş ile kuruttum. Mutluyum…