Böylesine büyülü bir ortamdan dönmek zor elbet. Ama buna ‘Hayır’,’Asla’ demek isterdim ama dönmekte gerekir. Çünkü tüketmeden sevmek gerek. Nerede duracağını bilmeli insan. Özleme fırsat tanımalı. Merak etmeli…
Hatta sır kalmalı bazı duygular. Gizem olmalı ki dönüşler tutkulu olsun. Ben artık dönmeliyim. Güneş ile birlikte hava serinledi birden. Gün batımı beklerken, yine güneşi ruhumda batırı verdim. Yine iki çay söyledim, tek şekerli. Ama ben yine yalnızdım.
Yıllar evvel yaşanan aşkların iletişim aracı mektuplardı. Sevgililerin birbirine yazdığı mektuplar gibi, tekrar tekrar okunduğunda ağlanmalı.
Ben hep böyle sevdim coğrafyaları…
Özgür ruhumla tutkulu, özgür ruhumda, özgür bırakarak…
Yaşam tek, ömür dört mevsim…
Yazı ve fotoğraf: İsmail Şahinbaş