‘Üç yanlış, bir doğruyu götürür.’ Üniversiteye girmek istediğim yıllarda, sınav sisteminde böyle bir kural vardı. Hala var mı bilmiyorum. Tam cevabını bilemediğim soruya korkudan elim gitmezdi yanıt vermek için.
Son zamanlarda yaşadığımız çevre kıyımlarını göz önüne aldığımızda, bir yanlışın tüm doğruları götürdüğünü görüyoruz. Günümüze kadar çevreyi halkımız hiç korumadı. Entel, dantel diye dalga geçilen kişiler bir şekilde çevre konusuna müdahil oldular. Ankara’da, İstanbul’da, İzmir’de çevre adına yürüyen hep aynı kişilerdi. Cop ve doğal biber gazı bedava…
Çevre, günümüzde beğenilmeyen yasalarla korundu hep. Yeni yapılan yasalarla çevrenin yasal yoldan korunması da ortadan kalktı. Çevrenin korunması Meclis’te kanunla kalmış oldu maalesef.
Tabiatı koruma alanı, milli park, sit, ören yeri gibi yerlerde bile bir kişi maden aramak isterse, yeni yasa ile öncelik maden arayan kişiye verilecek. İsterseniz Abant Gölü’nün ortasında petrol arayabilirsiniz…
Konu çevre olunca, yanlış yapma lüksümüz yok. Bir yanlış, pek çok doğal güzelliği yok edebiliyor.