Hükümet Nükleer İhalede ‘Üç Maymunu’ Oynuyor!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Başbakanı Vladimir Putin ile gerçekleştirdiği toplantıda nükleer santral ihalesi için devletlerarası bir anlaşma imzaladı. Toplantı sonrasında Başbakan yaptığı açıklamada Danıştay tarafından iptaline karar verilen projenin altyapı çalışmaları tamamlandığında süratle hayata geçirileceğini ifade etti. Hükümetin bu yeni anlaşması, nükleer enerji ile ilgili yürütülen toplumsal tepkileri hiçe saydığı enerji politikasında yeni bir adım oldu.

Hükümet son üç yıldır, gerek iptal edilen ihale sürecinde, gerekse attığı bu son adımda bilim insanlarının, sivil toplum kuruluşlarının, Mersin ve Sinop’ta yaşayan vatandaşlarının tepki ve kaygılarını dinlemek, nükleer enerji planlarının tartışılabileceği demokratik bir ortam oluşturmak yerine, kapalı kapılar arkasında anlaşmalar yapma yoluna gitti.

Greenpeace Akdeniz Enerji Kampanyası Sorumlusu Korol Diker, kapalı kapılar arkasında yapılan anlaşmalarla, bu kirli enerji kaynağının hükümet tarafından Türk insanına dayatılmak istendiğini vurguluyor. Oysa hükümetin görevi her şeyden önce kendisini seçen vatandaşlarına kulak vermek olmalı diyen Korol, Başbakan Erdoğan, Rusya Başbakanı Putin ile üzerinde mutabakata vardığı metni paylaşmak zorunda olduğunu ve Danıştay’ın nükleer santral ihalesinde iptal kararının ardından hukuki yollardan yapamıyorsak, kapalı kapılar arkasında yaparız tavrı, bu işin arkasında başka şeyler mi var sorusunu beraberinde getirdiğini söylüyor.

Yenilenebilir Enerji Kanunu, geçtiğimiz yıl TBMM’de görüşüleceği gün geri çekilmiş, gerekçe olarak ise hükümetin temiz enerjilere teşvik sağlayamayacağı belirtilmişti. Ancak aynı hükümet devlet ortaklığından hazine garantilerine kadar her türlü imkânı kirli nükleer enerjiye sağlamaktan kaçınmayacağını da ifade etti.

Diker, Başbakan Erdoğan’ın Rusya ile yaptığı nükleer pazarlık sırasında cebindeki paranın yine o vatandaşlara ait olduğunu unutmaması gerektiğinin ve hükümetin milyarlarca Lirayı temiz enerji kaynaklarına göstermesi gerektiğinin altını çiziyor.

Geçen dört nükleer santral ihalesi ile Türkiye çok zaman kaybetti. Türkiye’nin içinde bulunduğu enerji açmazından kurtulması için, acilen nükleer enerji planlarını sonlandırdığını açıklaması gerekiyor.