Greenpeace’ten Yeni Rapor: Fukuşima’dan Alınan Dersler

Greenpeace’in yayımladığı, ‘Fukuşima’dan alınan dersler’ adlı rapor, geçtiğimiz yıl yaşanan Fukuşima nükleer felaketinin asıl nedeninin insan hataları olduğunu ortaya koyuyor.

Greenpeace, ‘Fukuşima’dan alınan dersler’ adlı bir rapor yayımladı. Rapor, geçtiğimiz yıl Japonya’daki Fukuşima Daiiçi Nükleer Santrali’nde meydana gelen kazanın nedeninin aslında deprem değil, Japon Hükümeti, işletici firmalar ve nükleer endüstrisi olduğunu gösteriyor. Kazadan çıkarılması gereken esas ders ise şu: İnsan eliyle yapılan bu nükleer felaket, dünyanın herhangi bir yerindeki başka bir nükleer santralde de tekrarlanabilir ve milyonlarca insanın hayatını tehlikeye sokabilir.

11 Mart’ta yaşanan deprem ve tsunami tarafından tetiklenmiş olsa da, Fukuşima’daki nükleer felaketin asıl nedeni Japon yetkililerin riskleri görmezden gelmesi ve güvenlik yerine maddi çıkarları ön plana almasıydı. Fukuşima felaketinden sonra dünyada pek çok ülke ders alıp nükleer santrallerini kapattı ya da kurma planlarından vazgeçti. Türkiye ise nükleeri sorgulama gereği bile duymayan nadir ülkelerden. Bu raporla Türkiye Hükümeti’ne hala zaman varken nükleer santral planlarından vazgeçmesi için bir kez daha çağrıda bulunuyoruz.

Nükleer yerine, enerji verimliliğine ve yenilenebilir enerjilere yapılacak yatırımlarla binlerce yeni iş sahası açılabilir, enerji bağımsızlığımız sağlanabilir, iklim değişikliğine neden olan karbon salımları azalır ve insanlar nükleer radyasyon riski altında yaşamak zorunda kalmaz.

Greenpeace’in nükleer konusunda önde gelen uzmanlarla birlikte hazırladığı rapor, başlıca olarak üç önemli noktayı ortaya koyuyor:

– Japon yetkililer ve Fukuşima nükleer santralini işletenler, ciddi bir kazanın riskleri konusunda yaptıkları varsayımlar konusunda tamamen yanıldılar. Gerçek riskler biliniyordu ancak görmezden gelindi ve üzerinde durulmadı.

– Büyük felaketlerle başa çıkma konusunda en hazırlıklı ülkelerden biri olarak bilinen Japonya’nın bile, büyük bir nükleer felaket karşısında yetersiz kaldığı ortaya çıktı. Acil durum ve tahliye planları insanları radyasyondan korumaya yetmedi.

– Radyoaktif kirlenmeden uzaklaşmak için gerçekleştirilen tahliye çalışmaları yüz binlerce insanın hayatını değiştirdi. Bu insanlar, yeterli finansal destek olmadığı için yaşamlarını yeniden kuramıyor. Japonya, nükleer kazanın tüm maliyetlerinden işletici firmayı sorumlu tutan üç ülkeden biri. Ancak Japonya’da yükümlülük yasası ve tazmin programı gerektiği gibi işlemiyor. Kazanın üzerinden bir yıl geçmiş olmasına rağmen, kazadan etkilenen insanlar kaderine terkedilmiş durumda ve zararlarının çoğu da Japon halkının vergileriyle ödenecek.

Greenpeace Japonya Nükleer Kampanyası Sorumlusu Kazue Suzuki, “Bu kaza, öngörülebilir ve beklenen bir kazaydı. Buna rağmen yaşanmış olmasının nedeni, kar amacının insanlara tercih edilmiş olması. Japonya’da yetkililer hala yaşananlardan ders almayarak reaktörleri yeniden çalıştırmak için bastırıyor. İnsanların bir kez daha hükümetlerinin yaptığı hataların bedelini ödemesini istemiyoruz” dedi.