Doğal Afetler, Spor ve Turizm

Bu sezon yürütmekte olduğum derslerden birisi doğa sporları idi. İlk başladığımızda “Aman arkadaşlar doğal afetlere karşı hazırlıklı olalım, sırt çantalarımızı hazır tutalım!” gibi cümleleri aktardıkça aslında kimseden tepki de gelmiyordu. Ama işin ilginç yanı da yok değildi. Birinci hafta sonunda Madeira Adası’nda sel felaketi yaşandı.

Yıllar önce benim de ziyaret ettiğim bu ada sellere sulara mahkûm oldu. Ardından Haiti’deki deprem, çok geçmeden Elazığ, Endonezya, Çin ve derken geçen hafta bizim misafirimiz olarak gelen Helga Magnusdottir’in memleketi olan İzlanda’daki Volkan patlaması…

Volkanın bu püskürmesi sonrası ortalığa yayılan küllerin nerelere kadar ulaştığını umarım sizler takip etmişsinizdir. Moskova’ya ulaştı. İngiltere tüm havalimanlarındaki hava trafiğini durdurdu. Belçika tamamını, Fransa ise şimdilik kuzeyde bulunanları uçuşlara kapattı. Oralardan uçuşlara kapanan havalimanlarının bize yansımasının bir tanesini size aktaralım: Dün itibarı ile 3 binden fazla yolcu Dalaman Havalimanı’nda bekliyordu.

İşin bir başka yanı, çeşitli şirketlerden tur bileti alanların tatilleri de rezil olmuş durumda. Dün okuduğum Le Monde Gazetesi’ne göre bu yolcuların yapamadıkları tatiller için tazminat haklarının olmadığını yazıyordu. Çünkü sigorta kapsamına doğal afetler, volkan patlaması veya küllerin sardığı gökyüzü dolayısıyla ertelenen uçuşlar sebebi ile tatile çıkamayanların tüm haklarının kaybolduğu aktarılıyordu.

Türkiye de bu durumdan son derece olumsuz etkilendi. Turizm yanında sporda sıkıntılar yaşandı. California Superbike School ekibi Amerika’dan İngiltere’ye geldiler. Volkan patlayınca havalimanları uçuşa kapandı ve oradan İstanbul’a uçmak mümkün olamadı. Bu defa karayolu ile Paris’e gelmeleri sağlandı. Ama üç ayrı zaman dilimindeki uçak biletleri alınmış olmasına rağmen Fransa da limanlarını kapatınca 17 – 18 Nisan günlerinde İstanbulPark’da yapılacak motosiklet eğitimi haziran ayına ertelendi.

Otomobil rallisi ekipleri olaydan birkaç gün önce geldikleri için şimdilik İstanbul rallisi devam ediyor. Ama dönüş için neler olacak şimdiden kestiremiyoruz. İstanbul’a gelmesi beklenen binlerce hafta sonu gezicileri maalesef bu zevkten mahrum kaldılar. Dönüş için bekleyenlerin durumları şu anda belirsiz…

Neticede herhangi bir yerdeki doğal bir afet artık her yeri ve herkesi etkileyebiliyor. ‘Benim şehrimde veya ülkemde olmamış, bana ne’ demek artık geçerli bir görüş değil. Sizden kilometrelerce uzaktaki hafif bir doğal denge bozukluğu bakın herkesi etkiliyor. Doğanın korunması için mücadele edenlerin yanında olmalıyız. Doğanın değişmeye uğraması ve karşımıza çıkabilecek yeni afetlere karşı çok kavramlı yaklaşımlar getirmeliyiz. Şimdi, şu olmayan sırt çantanızı aklınıza getirin. Suyunuzu ve birkaç gün sizi idare edecek kuru gıdalarınızı içine yerleştirin. Birkaç giydi ve yağmurluğunuzu da içine koyun. Her şeye hazır olun!

İyi pazarlar…