İki binli yılların hemen başında sevgili büyüğüm Timur Danış ile bir gezi dergisi çıkarmanın planlarını yapıyorduk. Galatasaray’daki ofisimizde dergi işine epeyce kafa yormuştuk. Sürekli olarak nasıl olacağını düşünüyorduk. Bir ara bana “sevgili İsmail, dergi çıkarmak zor değil” dedi. Ben de o an sevinmiştim. Arkasından da “dergi çıkarmak zor değil, imkânsızdır” diye devam edince epeyce üzülmüştüm.
Yıllar geçti ve ben hala o sözü anımsıyorum. Çünkü gerçekten dergi çıkarmak ‘zor’dan öte bir şey…
20 Kasım 2003 yılındaki İngiliz Konsolosluğu saldırısında ofisimizde zarar gördü ve dergi işini bir süre ertelemek zorunda kaldık.
2003 yılının o buhranlı sonbahar günlerinde bir gün, yine çok sevdiğim ve saydığım büyüğüm Celal Güzelyürek ile Antalya’dan İstanbul’a dönerken, Kütahya girişinde yanan kömür kokusunu algıladığım an “Abi, bu koku beni 20 yıl geriye götürdü” demiştim. Celal Abi bana “ne 20 yılı ben en az 50 yıl geriye gittim. Antalya’dan bir tahta bavulla soğuk bir Ankara akşamındayım şimdi” demişti. Bende “Abi, bir koku bizi böyle savuruyorsa, bizim de yaşam anlayışımızın üzerine bir yayınımız olmalı” demiştim. “Bizim gibi sırt çantası ile gezen gezginlerin dergisi olmalı, hatta derginin ismi Sırt çantası olmalı” demiş ve eklemiştim, “Sırt çantası değil de, daha sıcak olsun; Sırtçantam olsun” dedim ve uzun bir sessizlik oldu. Sanırım sevgili büyüğüm, Türkiye’de 70’li ve 80’li sıkıntılı yılları yaşadığı için yayın çıkarmanın zorluğunu iyi bilenlerdendi.
2005 yılının Ocak ayında sevgili kardeşim Şener Aslan ile birlikte Sırtçantam’ın ilk sayısını dağıtıma verdiğimiz gün, çektiğimiz zorluklardan dolayı pek mutlu olamamıştık. Çünkü hiçbir şey hayal ettiğimiz gibi gitmemişti ve uzun bir süre gitmeyecekti. Ki öyle oldu…
2006 yılında İztv kurulunca, sevgili büyüğüm Coşkun Aral’dan birlikte yürüyelim teklifi gelince, bizim yayıncılık şeklimiz bir anda değişti. Dergi Sırtçantam’ın yanına, İztv Sırtçantam’da katıldı.
Geçen on yılda 44 sayı Sırtçantam dergisi ile 61 bölüm belgesel film ürettik. Sırtçantam’ın bugüne kadar gelmesinde pek çok kişi ve kurumun katkısı bulunuyor. Sırtçantam’a destek veren herkese teşekkür ederim.
Anlatacak çok şey var ama daha gidilecek çok yol var ileride. Sırt çantanız sırtınızdan eksik olmasın…
İsmail Şahinbaş