Kanada’ya bu defa beş sporcu ile katılıyoruz. IOC üyesi Uğur Erdener ve TMOK Genel Sekreteri Neşe Gündoğan oradalar. GSGM patronu Yunus Akgül’de Vancouver’de bulunuyor. Üç saat süren açılış töreni bir sürat kızağı sporcusunun hayatını kaybetmesi ile derin bir üzüntü ile başladı.
Merak ettiğim bir soru var: Kış veya buz sporlarının tüm temsilcileri oraya gittiler mi? Erzurum’u toparlamaya çalışan ama henüz ortaya çıkmış küçük kırıntılar görünmesine rağmen bu kaza ve kazaya neden olan demir çubuk incelendi mi?
Tanıdığım Özer Ayık (Kayak Federasyonu Başkanı) mutlaka çoktan oraya gitmiştir. Bize, Türkiye’nin dağlık bir ülke olduğunu ve en yüksek tepelerin burada yer aldığını, ne tesadüf bundan iki yıl önce yine bir sevgililer gününde aktarmıştı.
Bugün yarın, olimpik buz sporları tesisini yeniden işletmeye açacağız. Aman dikkat dikkatli önlemlerimizi alalım hiçbir sporcumuz asla küçük bir zarar görmesin. Yenilenen bu tesisi çatısının eskiye göre üç misli ağırlıkta olduğunu öğrendik. Temeller, kolonlar, kirişler bu ağırlıktaki kütleyi taşır mı? Şunu bir kez daha kontrol ettirmekte fayda vardır diye düşünüyoruz.
Kış Olimpiyat Oyunları ile başladığımız bu yazıda antrenmanda yer alan ölümle sonuçlanan bir kaza haberi ile başladık. Aslında her sporda akıl almaz kazalar ve sonu yaşamı kaybetmekle biten olayla zinciri ile karşılaşıyoruz. Kazalar beklenmedik anda çeşitli nedenlerle ortaya çıkabiliyor. Bunları önlemenin birinci yolu çok hassas biçimde tasarlanmış mimari yapılar ve olası negatif tarafların sayısının an aza indirilmesidir. Hatta antrenman gider-gelirken kullanılacak araç bile gözden geçirilmelidir.
Kaza sonrasında acil müdahale ve ilk yardım önemlidir. Her tesiste ve alanda bu konuda eğitim almış bir elemanın yanı sıra eğiticilerin ilkyardım kursundan geçirilmeleri şarttır. Hasan bey’e duyurulur. Beş seneden beri motosikletliler için yapacağımız kurs beklemede. Artık şunu yapalım.
Bu arada, Pazar günü olmasından faydalanıp, hep yaptığım gibi yazı içinde daldan dala geçerim ya, yine bunu yapacağım: Radyolarda dinliyorum, bir sigorta şirketi reklâmlarda kullandığı kasko için “Merhaba, benim adım Haydar, 48 saattir yoldayım, görüşürüz…” şeklinde bir konuşma yapıyor ve ardından kazalara karşı kasko reklâmı yapılıyor. Olacak şey değil… Siz yoldakileri engelleyemezseniz kasko yapmanızın bir anlamı yoktur. Kamyonun altında kalan aracınız garantide ama siz o kadar şansı olmayabilirsiniz. Buna benzer bir başka reklâm var onu burada vermek istemiyorum. Şirketler bu konuda daha dikkatli olmalılar.
Kazasız bir yaşam dileği ile…