Akkuyu: Doğu Akdeniz’in uyanan nükleer kâbusu!

Friends of the Earth Kıbrıs Nükleer Kampanyacısı Klitos Papastylianou “Nükleer enerjinin bizim çevremizdeki topraklarda yeri yok. Türk hükümetinin güneş, insanlık ve gezegen için korkunç sonuçlar doğuracak nükleere yatırım yapmak yerine rüzgâr gibi enerjilere yatırım yapmasını tercih ediyoruz” diyor.

Greenpeace Yunanistan ve Greenpeace Akdeniz, Friends of the Earth Kıbrıs ve Friends of the Earth Avrupa ile birlikte aşağıda sıralanan gerekçelerden dolayı Rusya ile imzalanan stratejik anlaşmaya karşı durduklarını bildiriyor:

—Akkuyu Körfezi’nde, hem de yakınından aktif bir fay hattı geçen bir bölgede santral inşaası, nükleer santral kurma uygulamalarının en temel kriteri olan güvenlik kriterine aykırıdır.

—Akkuyu’da kurulacak bir santral bölgenin hassas ekosistemi, türü tehlike altında olan Akdeniz foku gibi canlıların yaşam alanları için bir tehdit oluşturmaktadır (Monachus-Monachus).

—Akkuyu’da bir nükleer santral kurmak, Doğu Akdeniz’in geniş bir bölümünün nükleer atık ve yakıt taşımacılığında bir geçit olmasına yol açacaktır.

—Akkuyu’da kurulacak bir nükleer santral, terörist saldırı veya sabotaj tehlikesini artıracağı için çevre, toplum ve bölgenin ekonomisi için hesaplanamayacak sonuçlar doğuracaktır.

—Akkuyu’da bir nükleer santral kurmak, anti-demokratik politik kararlar sonucudur ve Türk insanının ekonomik ve çevresel kaygılarını hiçe sayan bir uygulamadır.

—Akkuyu nükleer santrali, AB üyesi adayı Türkiye açısından AB direktiflerine aykırı bir durumdur.
 

Sonuç olarak, Greenpeace ve Friends of the Earth, Türkiye’nin Rusya ile imzaladığı stratejik anlaşma ile daha kirli, daha pahalı ve daha verimsiz bir enerji sistemine doğru ilerlediğine dikkat çekiyor. Bu enerji sistemi, ekonomi ve enerji arzı anlamında bağımlılık yaratacaktır. Neticede, Türkiye’nin attığı adımlar, AB’nin iklim değişikliğini hedefleyen ve enerji verimliliği ile fosil ve nükleer yakıtlar yerine yenilenebilir enerji kaynaklarını öneren, gerçekçi enerji dengesinin geleceği ile bağdaşmıyor.