Wikileaks’e en son sızan bilgilere göre, Türkiye’de kurulması planlanan nükleer santrali inşa edecek Rus Atomstroyexport firmasının yeterli altyapısı yok ve Türkiye bu santralle Rusya’ya daha bağımlı hale gelecek.
Wikileaks’e en son sızan bilgilere göre Amerika’nın Moskova Büyükelçisi John Beyrle, Mersin Akkuyu’da kurulması planlanan nükleer santrali de inşa edecek olan Rus Atomstroyexport (Rosatom) Şirketi’nin finansman ve teknik altyapı sıkıntısı yaşadığını söylüyor. Daha önce de Bulgaristan’da Büyükelçilik yapan John Beyrle’in 3 Nisan 2009’da Moskova’ya gitmeden önce yaptığı açıklamalar 25 Ağustos Perşembe günü Wikileaks ve Bulgar ortakları Bivol.bg tarafından yayınlandı.
Büyükelçi John Beyrle’in sızdırdığı bilgilere göre “Atomstroyexport; Hindistan, İran, Bulgaristan ve Ukrayna’da toplam 11 yeni nükleer santral inşaatı sözleşmelerinin peşinden koşuyor. Bunların yanı sıra 6 yeni nükleer reaktör için de müzakereler devam ediyor (Çin’de 2 ve Türkiye’de 4). Ancak kredi krizi, yetersiz makine – üretim altyapısı ve eğitimli uzman eksikliği nedenleriyle Atomstroyexport’un kısa sürede tüm bu planları gerçekleştirmesi gerçek dışıdır.”
Türkiye bu anlaşma ile Rusya’ya daha bağımlı hale gelecek
Belgelerde ayrıca eski Rus Nükleer Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bulat Nigmatulin’in de çarpıcı açıklamaları bulunuyor. Nigmatulin, doğalgazın çoğunu Rusya’dan alan Türkiye’nin bu anlaşma ile Rusya’ya daha da bağımlı hale geleceğini söylüyor ve Türkiye’nin ihaleyi bu sebeple kabul etmeyeceğini düşündüğünü belirtiyor. Özellikle de santralin % 51 hissesine sahip olacak ve işletecek olan Rosatom ile çok yüksek bir fiyat üzerinden anlaşılacağını ve 15 yıl sabit alım garantisinden sonra Türkiye’nin elektrik fiyatı üzerine çok kısıtlı bir müzakere alanı kalacağını vurguluyor.
Wikileaks’te açıklanan belgeler kurulduğu ilk günden beri şeffaflıktan uzak bir tavır sergileyen ve gerçekleri çarpıtma politikası izleyen nükleer endüstrinin ve Rosatom’un kendi içindeki çelişkileri gözler önüne seriyor. Nükleer endüstri ve Rosatom adeta bir borsa şirketi gibi davranarak spekülasyon yaratıyor ve Türkiye’nin enerji geleceği ile Rus ruleti oynuyor.