Türkiye’nin Kuşlarının Yarısı Iğdır’ın Yukarı Çıyrıklı Köyü’nde

KuzeyDoğa Derneği’nin 2006 yılından yürüttüğü Aras Nehri kuş araştırmaları, ilk kez halkalanan çulluk, derekuşu ve çam baştankarası ile 227 kuş türüne ulaştı

çulluk

Türkiye’nin düzenli araştırma çalışması yürütülen üç kuş halkalama istasyonundan biri olan Iğdır’ın Tuzluca İlçesi Yukarı Çıyrıklı Köyü’ndeki Aras Kuş Araştırma ve Eğitim Merkezi çalışmalarında yedinci yılına girdi. İstasyonda yapılan kuş araştırma, halkalama, çevre eğitimi, doğa turizmi geliştirme çalışmaları 6 yıldır KuzeyDoğa Derneği öncülüğünde, Iğdır Orman ve Su İşleri İl Müdürlüğü ve Kafkas Üniversitesi’nin desteğiyle yürütülüyor. 12. halkalama sezonunu açan istasyon, 2012 ilkbahar kuş halkalama çalışmalarına 15 Mart 2012 tarihinde başladı. Çalışmalar Kafkas Üniversitesi öğrencileri, Türkiye’nin ve dünyanın başka yerlerinden gelmiş gönüllülerin yardımı ve uzman halkacı Doç. Dr. Çağan H. Şekercioğlu’nun gözetiminde, uzman halkacı ve Kafkas Üniversitesi doktora öğrencisi Uzman Biyolog Sedat İnak tarafından yürütülüyor.

15 Mart’ta halkalama çalışmalarına başlayan Aras Kuş Araştırma ve Eğitim Merkezi sezonu üç yeni sürpriz türle açtı. Sezonun ikinci gününde, Iğdır’da daha önce tespit edilmeyen çulluk (Scolopax rusticola) kuşunu halkalayarak çalışmalarına başladı. Uzman halkacı biyolog Sedat İnak, tanımlama, ölçüm ve ayrıntılı fotoğraflamaları yaptıktan sonra sağlıklı bir şekilde doğaya kuşu geri bıraktı. Aras istasyonun ağlarına ikince günde ise derekuşu (Cinclus cinclus) takıldı. Genellikle hızlı akan derelerde yaşayan sutavuğugiller ailesinden olan bu küçük misafir, havaların soğuk olmasından dolayı Aras nehri kenarında akan dereciklere sığınmıştı. Halkalamanın ikinci haftasında ise yine bir ilk tür olan çam baştankarası (Parus ater) Aras’ın yeni misafiriydi.

çam baştankarası

Konuyla ilgili KuzeyDoğa Derneği başkanı ve Utah Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim görevlisi Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, “Aras Kuş Halkalama ve Eğitim Merkezi’nde, 2006 yılından 2012 yılı başına kadar 156 türden 31,513 kuş halkalandı. Geçtiğimiz 15 günde halkalanan 3 yeni tür ile bu sayı 159 türe çıktı. Böylelikle Türkiye’de en çok kuş türünün halkalandığı istasyon olan Aras Vadisi’nde ülkemizde bulunan toplam 468 kuş türünün yaklaşık üçte birinden fazlası halkalanmış oldu. İstasyonda halkalanan ve gözlenen 227 kuş türü ise, Türkiye kuş türlerinin yaklaşık yarısını ve KuzeyDoğa Derneği’nin Iğdır’da tespit ettiği 256 kuş türünün % 88’ini oluşturuyor. Bu önemli veriler Aras Nehri Vadisi sulak alanının Türkiye’de kuşlar açısından ne kadar zengin ve ufak yüzölçümüne rağmen serhat şehrimiz Iğdır’ın kuş çeşitliliği açısından en önemli illerimizden biri olduğunu gösteriyor. Biz bugüne kadar göç mevsimi olan ilkbahar ve sonbahar aylarında yaptığımız çalışmalardan dolayı, hep göç yolu olması nedeniyle Aras Vadisi’ne bir önem atfettik. Fakat şu son 15 günde halkalanan bu üç kış türü aslında vadinin birçok kuş türü için kış aylarında adeta doğal bir sığınak olduğunu gösteriyor. Önceki yıllarda bu kadar ağır ve uzun bir kış olmadığı için muhtemelen bu türler biz halkalamaya başladığımızda besin bulabilecekleri diğer alanlara çoktan göç etmiş oluyorlardı. Fakat bu sene kışın uzun ve sert geçmesi bu türlerin Mart sonuna kadar bölgede kalmasını, ağlarımıza takılmalarını ve de onların farkına varabilmemizi sağladı. Böylelikle Aras Vadisi’nin sadece göç mevsiminde değil, kış aylarında da doğal bir sığınak olduğunu öğrenmiş olduk.

derekuşu

Öte yandan 2006 yılından bu yana Aras İstasyonu’nda halkalanan kuşlar, şimdiye kadar Güney Kıbrıs, Macaristan ve Zambiya’da bizim gibi başka kuş araştırmacılarının ağlarına yakalandı. Aynı şekilde, İsrail, Rusya ve Güney Afrika’da halkalanan kuşlar ise merkezimizde yeniden yakalandı. Merkezde halkalanan 156 türden 31,513 kuşun 3 kıtaya dağılmış 6 ülkeden geri bildiriminin gelmiş olması, 6 yıldır çalıştığımız bölge olan Aras Vadisi’nin kuşlar için ne kadar önemli olduğunu ve bu çalışmaların ne kadar emek gerektirdiğini gösteriyor bizlere.

Bu büyük önemine, kuş türü zenginliğine ve KuzeyDoğa Derneği’nin hazırladığı rapor ve başvurulara rağmen, Aras İstasyonu’n yer aldığı 10 kilometrekarelik Aras Nehri sulak alanının herhangi bir koruma statüsü bulunmuyor ve hatta resmi olarak sulakalan olarak bile kabul edilmiyor. Öte yandan Aras Nehri üzerine kurulan barajlar, nehir yatağından alınan kum ve çakıllarla vadinin ekosistemi her geçen gün daha da bozuluyor. Bu vadiden göç eden ve kışın Kars, Ardahan, Erzurum ve Van platolarında şiddetli kışlar geçerken bu vadiyi adeta doğal bir sığınak olarak kullanan milyonlarca kuşu kurtarmak istiyorsak bir an önce vadiyi korunan alan ilan etmeli ve bu kuşların kullandığı yaşam alanlarını korumalıyız. Aksi takdirde diğer kaybedilen pek çok alanımız gibi Aras Vadisi, dolayısıyla da kuşlar yok olacak. Bu nedenle ulusal sulakalan komisyonumuzun bir an önce bu alanın koruma sınırlarını çizip alana bir koruma statüsü vermesi gerektiğini buradan dile getiriyorum” dedi.