Küre Dağları Milli Parkı’nda HES’e Geçit Yok

Doğal yapısını günümüze kadar taşıyabilmiş yaşlı ormanları, akarsuları, yaban hayatı ve biyolojik zenginliğiyle dünyaya mal olmuş, özgün bir doğa parçası olan Küre Dağları, 1999 yılında Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından Milli Park ilan edilmiştir. Bakanlığın bu kararı, WWF – Türkiye’nin katkılarıyla, uluslararası kamuoyunda Dünyaya Armağan olarak kabul edildi. Alanın milli park ilan edilmesinde uygulanan yenilikçi ve katılımcı yaklaşım, ülkemizdeki örnek doğa koruma uygulamalarından biridir.

WWF – Türkiye’nin Çevre ve Orman Bakanlığı’nın yerel birimleri, bölgedeki yerel yönetimler ve yöre halkı ile işbirliği içinde gerçekleştirdiği çalışmalarla alanın korunmasında önemli aşamalar kaydedilmiştir. Pınarbaşı’ndaki ekoturizm merkezi, Azdavay Zümrüt Köyü ve Bartın Ulus’taki çalışmalar, hem uluslararası hem ulusal kamuoyunda beğeniyle karşılanmaktadır.

Ancak, Küre Dağları Milli Parkı’na hayat veren Devrekani ve Aydos çayları üzerinde, havzanın ekolojik bütünlüğünü bozacak hidroelektrik enerji projelerinin gündeme gelmesi WWF – Türkiye tarafından büyük bir endişe ile karşılanmaktadır. WWF – Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak “Ülkemizin enerji ihtiyacının karşılanmasında yenilenebilir enerjinin önemini kabul etmekle birlikte, uygulamanın yasalarla ve uluslararası sözleşmelerle korumayı taahhüt ettiğimiz Küre Dağları Milli Parkı gibi istisnai alanlarda gerçekleşmesini son derece yanlış buluyoruz. Çevre ve Orman Bakanlığı’nın Ilıca HES Projesi ÇED Başvurusu’nu geri çevirerek doğa koruma adına aldığı olumlu karar, ülkemizde gerçekleştirilmesi planlanan bütün su altyapı projelerinde uygulanması gereken sorumlu yaklaşımın bir örneğidir,” dedi.

Küre Dağları’nda, WWF – Türkiye tarafından Bakanlık ve UNDP ile birlikte bir GEF projesinin yürütülmekte olduğunu belirten WWF – Türkiye Çevre Koruma Direktörü Sedat Kalem, “2010 Dünya Biyolojik Çeşitlilik Yılı’nda Çevre ve Orman Bakanlığı’nın Ilıca Regülatörü ve HES Projesi’nin ÇED Başvrusunu reddetmesi, ülkemizdeki korunan alanların kağıt üzerinde olmadığı ve etkin korumanın mümkün olduğu yönündeki umutlarımızı yeşertmektedir,” dedi.