Kartepe: Iska Bir Vuruş

Kaleci ile karşı karşıya kalan futbolcunun % 100 gol şansına sahipken, topla buluşamayıp o topu ıskalaması yok mu, bizi delirtir. Aslında hayatın her aşamasında çeşitli ıskalamalarımız olmuştur. Altılıyı bir sayı ile kaçırmamız, en sevdiklerimizin elimizden kayıp gidişi, sevdiğimize yıllarca seviyor oluşumuzu söyleyemememiz, iyi bir fırsat yakalamışken onu kaybetmemiz ve daha bir sürü kötü şans hikâyeleri…

Ama inanın, başta söylediğim o topu ıskalama olayı var ya, asla diğerleri buna benzemez. Şimdi, bu konuyu yazma sebebini merak edenler varsa dikkatle okusunlar…

Geçtiğimiz hafta, Kocaeli BESYO’dan eğiticiler dâhil olmak üzere 70 öğrenci kayak kampına gittiler. Tahmin edeceğiniz gibi, tabii ki Kartepe’ye değil, Uludağ’a… Dibimizdeki bu kayak merkezine, üstelik şehirden uzaklığı 35 km civarında olmasına rağmen BESYO kayak eğitimi kampı için Bursa’ya gidiyor.

Neden Uludağ? Bunun sebebi, öncelikle iletişim. Telefonla arıyorsunuz, dönüş yapan yok. Bundan önceki senelerde de benzer tablolarla karşılaşmıştık. Çok ilginçtir, otelin patronu ile konuşabiliyorsunuz ama ondan gerisi boş. Aramalar boşuna derken yüksek rakamların ifade edilmesi işin komik tarafı… Böyle olunca, bu kente dört yıllığına misafir olarak gelmiş Kocaeli Üniversitesi öğrencileri buradaki kayak merkezinden yararlanma şansından mahrum oluyorlar. Oysa buradaki Kocaeli Üniversitesi ailesi çalışanları ile beraber 65 bin kişiyi buluyor. Üstelik bu grubun içindeki öğrenciler kısa bir süre sonrasında eğitim ordusuna katılacaklar ve onlar yeni müşterilerini oraya yönlendirecekken bu şansı geri tepen bir anlayış… İnanması çok zor, ama gerçek böyle…

Biz anlayamadık ama anlayan varsa birisi bize bu işi anlatsın.

Yolu, izni, gazı, her şeyini devletten alan bu şirket neden spor öğrencilerine kapılarını açmaz, anlaşılır değildir. Herkes dikkatle dinlesin, kimse bedava otel odası ve kayak malzemesi artı lift istemiyor. En uygun koşullarda ve parasını ödeyerek bu kentte kayak yapmak istiyorlar.

Önceki gün gazetelerde okudum, Sezer Hoca’mız Kocaeli için çok yakışan bir söz etmiş: “Kocaeli San Francisco gibi oldu” diye… Çok doğru ama bu kent merkezindeki deniz seviyesinde yapılan işler için geçerli. Ben hocamdan Kartepe’yi de dikkate alarak “Burası aynı zamanda ‘Aspen’ oldu” demesini beklerdim. Ama Kartepe bu konuda sinyal vermiyor olmalı ki algılarımız bile bu işi canlandıramıyor.

Kartepe’nin otel yöneticileri bu durumu dikkate almalıdır…