İklim Müzakerelerinde Türkiye Günün Fosili Seçildi!

can sirtcantam

Polonya’nın Varşova Kenti’nde gerçekleşen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 19. Taraflar Konferansı’nın üçüncü gününde Türkiye ‘Günün Fosili’ listesinde Avustralya’nın ardından ikinci sırada yer aldı.

800’den fazla sivil toplum kuruluşundan oluşan Climate Action Network (CAN – İklim Eylem Ağı) tarafından organize edilen ‘Günün Fosili’ ödülü, müzakereleri tıkayan veya iklim değişikliğiyle mücadelenin gerektirdiği aciliyet ve ciddiyetle hareket etmeyen ülkelere veriliyor. Türkiye, 2011 yılında Durban ve 2012 yılında Doha’da olduğu gibi yine Günün Fosili Ödülü’nün sahibi oldu.

Günün Fosili ödülünün üçüncü kez Türkiye’ye verilmesini değerlendiren İklim Ağı katılımcıları, iklim değişikliği konusunda Türkiye’nin üzerine düşeni yapmadığının uluslararası sivil toplum tarafından da açıkça fark edildiğini belirttiler.

Daha önceki yıllarda sera gazı emisyonlarını azaltmak için hedef belirlemediği ve kömür yatırımları nedeniyle Günün Fosili seçilen Türkiye, bu yıl birden fazla sebeple ödüle hak kazandı.

İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu ile İklim Değişikliği Daire Başkanlığı’nın diğer birimlerle birleştirilerek etkisizleştirilmesi ve kuruluş yasası itibariyle iklim değişikliği müzakereleri ile iklim değişikliğiyle mücadeleye ilişkin ulusal ve uluslararası karar alma mekanizmalarında kilit rol oynaması beklenen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Varşova’daki müzakerelere katılmaması, Türkiye’nin bu yıl da Günün Fosili ödülünü almasında temel rolü oynadı.

Bununla beraber, kömür yatırımlarına sağlanan bonkör teşvikler ve kamunun sahip olduğu tüm elektrik üretim tesislerinin, özelleştirme kapsamında olsalar bile, çevre mevzuatı kapsamında almaları gereken izin ve yapmaları gereken yatırımlardan 2021 yılına kadar muaf tutulmaları da Türkiye’nin Günün Fosili seçilmesinde etken oldu.

İklim Ağı katılımcıları, Türkiye’nin fosil yakıt odaklı politikalar ve uygulamalar yerine düşük karbonlu ekonomiye geçiş stratejileri izlemesi ve sera gazı salımlarını azaltım hedefi koymasının yaşamsal önemini bu fırsat ile tekrar dile getirdiler.