Hafta sonu Hollanda’nın Lahey Kenti’nde gerçekleştirilen Monsanto Davası, sembolik olsa da, yediğimiz gıdaların geleceğini şekillendirme potansiyeli taşıyor. ABD kökenli bir tarım kimyasalları şirketi olan Monsanto yirminci yüzyılın başından beri çevreye kalıcı zarar veren ve binlerce insanın hastalanmasına veya ölümüne yol açan toksik ürünler geliştiriyor. Bugün dünya üzerinde çok sayıda insan için Monsanto endüstriyel tarımın bir simgesi. Kimyasal yoğunluğu bulunan bu üretim formu çevreyi kirletiyor, biyoçeşitlilik kaybını artırıyor ve küresel ısınmaya çok ciddi şekilde katkı sağlıyor.
Monsanto Davası, Monsanto’yu insan hakları ihlalleri, insanlık suçu ve çevre tahribatından sorumlu tutmak için kurulan bir sivil toplum girişimi… Seçkin yargıçlar tanık ifadelerini dinledikten sonra Uluslararası Adalet Divanı’nın prosedürlerine uygun şekilde tavsiye görüşü bildirecek. Davaya paralel olarak yürütülecek bağımsız Halk Meclisi ise istediğimiz gibi bir gelecek adına plan ve stratejiler üzerinde çalışmak için toplumsal hareket fırsatı sağlayacak. Mahkeme ve Halk Meclisi Hollanda’nın Lahey Kenti’nde bu hafta sonu, 14-16 Ekim 2016 tarihleri arasında gerçekleşiyor.
Monsanto Davası’nı desteklemek için 5 neden:
Hafta sonu Hollanda’nın Lahey Kenti’nde gerçekleştirilen sembolik dava yediğimiz gıdaların geleceğini şekillendirebilir. Tarım kimyasalları devi Monsanto, tarıma yaklaşımı yüzünden mağdur olan insanlarla yüzleşiyor. Dünyanın dört bir yanından pek çok kişi Monsanto’yu insan hakları ihlalleri, insanlık suçu ve çevre tahribatından sorumlu tutmak için bir araya geliyor. İşte Monsanto Tribünali’ni desteklemek için 5 neden…
Angelica Carballo Pago – Greenpeace Güneydoğu Asya Medya Kampanyaları Sorumlusu / Manila, Filipinler
1. Çünkü bu sizin de savaşınız!
Yemek yiyorsanız, o zaman siz de bu davanın bir parçasısınız. Düşünsenize; günde üç öğün yemek yiyorsunuz ama yediğiniz gıdaların nasıl, hatta nerede yetiştiğini bilme şansına sahip değilsiniz. Hayatımızın en temel ihtiyaçlarından biriyle bağlantısız hale geliyoruz, getiriliyoruz. İşte tam da yüzden 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde kontrolü yeniden ele alıyoruz.
2. Çünkü çiftçilerin sizin desteğinize ihtiyacı var
Gıda üretimi ticarileştikçe, yediklerimizle temasımız daha kopuk hale geliyor ve çiftçiler hangi gıdaların nasıl yetiştiğiyle ilgili kontrolü kaybediyor. Ama bu şekilde olmak zorunda değil. Monsanto ve Bayer gibi şirketlerin dünyanın gıda tedariki üzerinde daha fazla kontrol sağlayacak bir mega birliktelik oluşturmasının önüne geçmek için birlikte hareket edebiliriz. Gelin, yiyeceklerimizi yetiştirmek için her gün canla başla çalışan çiftçilerin gücü yeniden ele almasına yardım edelim.
3. Çünkü daha iyi bir gıda sistemi mümkün
Günümüzde tarımın endüstriyel ölçeği gıda sistemimizi bozuyor. Endüstriyel tarım yaşadığımız çevreyi ve buna bağlı yaşayan toplumların sağlığını hiçe sayıyor. Monokültür ile kimyasal gübre ve tarım ilaçlarına olan bağımlılık gezegenimize, hayvanlara, bize çok büyük zararlar veriyor. Artık ekolojik tarım için düğmeye basmanın tam zamanı. Çünkü ekolojik tarım biyoçeşitliliğe saygı duyan, karbonu yerin altında bırakan, toprağa verim katan, ürünlerin devamlılığını sağlayan, geçimini tarımla kazanan toplumlara güvenli bir yaşam sunan, bilime ve yeniliklere açık bir sistem. Bizim merkezine şirketleri değil, insanları alan bir sisteme ihtiyacımız var.
4. Çünkü bu, muhteşem bir hareket
Monsanto Tribünali farklı uluslardan, farklı yaş gruplarından ve farklı yaşam tarzlarından birçok insanı bir araya getirerek harekete geçme fırsatı sunuyor. Almanya’dan doktorlar, Hindistan’dan bilim insanları, Fransa’dan akademisyenler, Meksika’dan çiftçiler ve dünyanın dört bir yanından avukatlar gıdalarımızın ve tarımın şirketlerin kontrolünden çıkmasını sağlamak için tüm kararlılıklarıyla Lahey’de buluşuyor.
5. Çünkü çocuklarımızın yediği gıdaları korumak zorundayız
Bir sonraki neslin sağlıksız, kimyasallarla dolu, işlem görmüş gıdalarla beslenmesine izin vermek içinize siniyor mu? Bunun yerine çocuklarınızın toprağın cömertçe sunduğu gıdaların tadını çıkartmasını istemez misiniz? Gıdalarımızın geleceği bugün vereceğiniz karara bağlı.