En Tehlikeli Yakıt

Gezegenimiz iklim değişikliğiyle tehdit altında. Kömür, iklim değişikliğine neden olan en tehlikeli yakıt. İçerdiği yüksek miktardaki karbon nedeniyle termik santrallerde kömür kullanmak en çok karbondioksit kirliliğine yol açan enerji üretim şekli.

Greenpeace eylemcilerini Boğaz Köprüsü’nden iklim mesajı verirken, Ağrı Dağı’nın üzerinde Nuh’un Gemisi’ni inşa ederken, meclis merdivenlerinde nükleer santrale hayır derken, yavru balık avını ve yasadışı avlanmayı durdurmak için trol teknelerine gece suçüstü yakalarken gördünüz. Denizlerin kirlenmesini, canlı türlerinin yok olmasını, iklim değişikliğinin korkunç etkilerini kısaca yaşadığımız bu gezegenin artık yaşanmaz hale gelmesini önlemek için bütün bu çabalar.

Türkiye hızla artan karbondioksit salım oranıyla, tüm OECD ve geçiş ekonomisi ülkeleri arasında birinci sırada. Bugün Türkiye’de yapım ya da proje aşamasında 50 yeni kömürlü termik santral planı var. Tehlike büyük ve kapımızda. Bugün atılacak adımlar, önümüzdeki yarım yüzyılın kaderini belirleyecek. Eğer ki planlanan 50 santral yapılırsa, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin karbon emisyonları % 50 oranında artacak. Hem iklim değişecek, hem de hava, su ve toprak geri dönüşsüz biçimde kirlenecek.

Santral kurulması planlanan yerlerdeki halklar ayaklanıyor. Anadolu Grubu’nun başındaki Özilhan’ın kömürlü termik santral kurmayı planladığı Gerze’de halk 5 Ağustos’tan beri  çadır nöbeti tutuyor. Amaçları yaşama ve nefes alma özgürlüklerini savunmak. Ancak Özilhan, Gerze halkının yıllardır süren ve aylardır nöbet çadırlarında devam eden mücadelesine rağmen termik santral planlarından vazgeçmiyor. Halk sondaj için gelen iş makinelerinin önüne yatıyor, canı pahasına doğayı savunuyor ve bu direnişleri jandarma ve polis tarafından üzerlerine sıkılan biber gazı ve gaz bombaları ile karşılık buluyor. Halklar direniyor, karar vericiler görmezden geliyor, susuyor.

Uluslararası Enerji Ajansı’na göre gelişmekte olan ülkelerin enerji kaynaklı sera gazı salımının artış nedenlerinden biri de kömürün giderek artan kullanımı. Eğer planlanan 50 yeni kömürlü termik santralin yapımı ve işletilmesine izin verilirse, bugünkü karbondioksit salımı sadece termik santraller nedeniyle yüzde 50 oranında artacak. Bu, daha çok iklim değişikliği yaratmanın yanı sıra önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin karbon salımları yüzünden ağır ekonomik cezalar ödemesine de neden olabilir. Uluslararası iklim müzakerelerinde bağlayıcı kararlar çıkmadığı sürece Türkiye, özel koşullarını öne sürerek iklim değişikliğine karşı ulusal ve uluslararası planda etkin bir mücadele vermekten kaçınmaya devam edecek gibi görünüyor.

Fotoğraf: Aytunç Akad