Dünya Denizlerinden Sadun Boro Geçti

14 veya 15 yaşındaydım. Bir gün Rahmetli Babam “hadi Herman’ın teknesine bakmaya gidiyoruz” dedi. Herman Küçükinceyan, Kumkapılı Fran Reis’in oğlu. Benim balık konusunda çok şey öğrendiğim baba dostu. Anadoluhisarın’da bir çekek yerine gittik. Herman Ağabey ufak tefek tamir için teknesini buraya getirmiş.

sadun boro

Çekek yerinde bir tekne dikkatimi çekiyor ve hemen yanına gidiyorum. Teknenin Baş tarafında ‘Kısmet’ yazıyor. Gazete tefrikalarında heyecanla okuduğum, Sadun Boro’nun teknesi. Dünyayı gezen bir tekneyi ilk kez görmenin heyecanıyla kalbim yerinden çıkacak gibi. Karaya çekilmiş, feleklerin üzerinde duran teknenin omurgasını, bordasını okşuyorum. Vay be ne denizler gördün sen diye mırıldanıyorum bir yandan. Diğer teknelerin arasından bir adam çıkıyor, çok mu sevdin delikanlı diyerek başımı okşuyor. Eve, evet bu o. Hayallerimin kahramanı Sadun Boro.

sadun boro vasiyet

Sadun Abi’yi bu ilk görüşüm. Dünya turu anılarını defalarca okudum. Bir Hayalin Peşinde, Pupa Yelken, Vira Demir, Yenidünya ya Fora Yelken, Kısmet’in dümen suyunda kitaplarının yazarı bu usta denizciyle yıllar içinde defalarca karşılaştık, sohbetler ettik.

İlk tanıştığımız günü, Kısmet’in omurgasını nasıl sevdiğimi anlattım. Mutlu oldu…

Sadun Boro 1928 İstanbul, Erenköy’de dünyaya gelmiş. Yüksek öğrenimini İngiltere’de tamamlamış. İlk açık deniz serüvenini 1952 yılında ‘Ling’ adlı tekneyle İngiltere – Karaip Adaları arasında geçekleştirmiştir.

1963 yılında Üsküdar – Salacak’ta Athar Beşpınar’ın atölyesinde kızağa konan 10,5 metrelik Kısmet adlı yeleknisiyle Eşi, Oda ve Kanarya Adaları’ndan tekneye katılan kedileri Miço ile dünya turu yapan ilk Türk olma ünvanını elde etmiştir.

Yaptığımız sohbetlerin birinde “Yelkenli ile dünya turu yapanlar arasında sömürge olmuş bir millet denizcisine rastlamadım. Denizlerde bayrak dolaştıranlar, genelde hür yaşamış ülkelerin yelkencileriydi. Bana Türk bayrağını dünya denizlerinde dalgalandırma fırsatı veren Ata’mıza bir kez teşekkür ediyorum“ demişti.

Dünya denizlerinde dolaşan Kısmet şu anda İstanbul’da Rahmi Koç Müzesi’nde sergilenmekte.

Yazıma 5 Haziran 2015 günü aramızdan ayrılan büyük usta Sadun Boro’nun şu sözleriyle son veriyorum: “Şu deniz öyle haşin bir sevgilidir ki, bir an ihmal ve hürmette kusur ettinmi, hemen şamarını suratında bulur insan.”

Işıklar içinde uyu büyük usta, selametle…

Kaptan Levent Karataş