Dağ Bisikletine Hazır Mıyız?

Etrafımız ne kadar çok sulak ve su sporlarına elverişli olsa da aslında dağ ve tepelerimiz başka sporları kendisine çağırıyor. Bazılarımız sürekli olarak trekking, hiking gibi doğa yürüyüşleri yaparak zamanlarını geçiriyorlar. Böylelikle yeni dostluklar ve gruplar oluşuyor ve ardından yaşamın farklı tatları geliyor.

Dağlarda veya dağlık arazilerde yapılacak bir başka etkinlik dağ bisikleti ile gezi hatta yarışlar olmaktadır. Eğer becerebilirsek Mayıs ayında Umuttepe’de Spor Bilimleri Yerleşkesi’ndeki eski Roma su kemerleri civarında diğer üniversitelerden gelecek dağ bisikletçileri ile birlikte hem gezi hem de yarış yapacağız. Bu vesile ile sokaklarda bisiklet kullananları dağda ağırlamak istiyoruz.

Kuşkusuz bu tür arazilerde kullanılan bisikletlerin yapısı farklı olmaktadır. Daha hafif malzemeden imal ediliyorlar ve kullanıcılar için kolaylıklar sağlayabiliyorlar. Bunları kullanmadan önce bazı hazırlık antrenmanı yapmak tabii ki faydalı olacaktır. Bu konuda sevgili öğrencimiz Kamil’den faydalanacağız. O şimdiden bu etkinliğin hazırlıklarını tamamladı.

Bisikletin yolu, velodromu bitti de dağa mı sıra geldi diyenlerimiz olacaktır. Evet, sıradağa geldi ama bu aletle daha birçok şekilde yarış ve gezi yapılabilmektedir. Örneğin, triatlon denilen sporda yüzme ve koşu yanında bisikletle de mücadele edilmektedir. Orada kullanılan bisikletler yol yarışına uygun şekilde yapıldıkları için bu sporun yarışmacıları günlerce, aylarca, yıllarca antrenman yaparak hazırlanıyorlar.

Dağ bisikleti için de yanı sıkıntılar yazılabilir. Yarış amacı dışında dünyada birçok insan hem dağ hem de yolda gidebilen bisikletlerle çeşitli turlara çıkmaktadır. Bisikletle Türkiye turu yapan, Avrupa’nın ucundan başlayıp Hindistan’a giden inanılmaz macera seven, dayanıklılığı iyi olan insanlar büyük bir keyif ile bu faaliyetlere katılıyorlar. Kuşkusuz bazı zorluklar olsa da bunları aşmanın yolları da bulunuyor.

Bugün bisiklet yeni yeni keşfedilen bir araç özelliği taşımaktadır. Eskiden bisikletle işe gidip gelmek son derecede popülerdi. Zorunluluktu bile diyebiliriz. Kolay kullanımı, yakıta ihtiyaç duyulmaması, park sorunu olmayışı ve yürümekten daha hızlı olduğu için tercih edilen bir araçtır. Ama bir Avrupa ülkesi ile karşılaştırdığımızda tablo çok karanlıktır. İtalya’da yaşlı teyzeler kürklü mantoları ile bisiklete binerek vitrinleri seyrediyorlar. Hollanda’da ise neredeyse yayalara yer yok. Kazaen bisiklet yolunda iseniz vay halinize…

Neyse biz bırakalım oraları, kendimize bakalım: Fırsatı olanlar dağ bisikletine başlasınlar. Sırtlarında küçük bir sırt çantası, önde bir şişe su, kaskları ve eldivenleri ile verin kendinizi dağlara… Hele şimdi en güzel zamanlar. Gezin, doğayı koklayın, hayatın kendisine ait olun…