Bursa’nın Sürdürülebilir Doğa Turizmi

treekking bursa

Bursa Valisi Sayın Münir Karaloğlu, 23.11.2013 tarihinde Sadağı Kanyonu’nun doğa turizmine kazandırılması töreninde yaptığı konuşmasında ‘Bursa’da gerçek anlamda doğa turizm modeli oluşturacaklarını ve bu modeli en az 50 yıl süreyle işleteceklerini, şehrin tüm doğal güzelliklerini ulusal ve uluslararası turizme kazandırmak istediklerini belirterek, ilk etapta Bursa’yı en gözde trekking merkezi haline getirmeyi hedeflediklerini, hedefe ulaşmak için 2 yıl içerisinde 2 bin kilometrelik doğal yürüyüş ve bisiklet parkuru oluşturarak bu alanda bir rekora imza atacaklarını’ vurguladı.

Bursa’nın coğrafi yapısı doğa turizmi için en elverişli illerden biridir. Dağ, deniz ve göllerden oluşan büyük bir potansiyele sahiptir. Bursa’yı doğa turizmine kazandırma çalışmaları sırasında bence, gizli kalmış veya yeterince tanıtımı yapılamamış doğa değerleri de ortaya çıkacaktır.

Sadece Uludağ’da bulunan 37 şelale ile ilimizin diğer şelaleleri, mağaraları, rafting ve dağ bisikleti parkurları, kış aylarında yapılabilecek mukavemet kayak alanları, kuş gözleme istasyonları ve kuş türleri belirlenebilecektir. Bursa’nın korunan alanlarının yeterli tanıtımı yapılabilecektir. Bursa bazı illerin turizm müdürlükleri ile gerçekleştirdikleri dağ ve doğa şenlikleri düzenleyebilecektir. En önemlisi ‘ulaşamadığın yer senin değildir’ özdeyişinden yola çıkarak, belirlenecek doğal yürüyüş ve bisiklet parkurlarında 12 ay süre ile doğa turizmi yapılabilecektir. Şimdilik aklıma gelenler bunlar.

Yaşanabilir bir dünya için sürdürülebilir turizm gereklidir. Sürdürülebilir turizmin en iyi uygulaması doğa turizmidir. Doğa turizmi için ihtiyaç duyulacak malzemeler doğaseverin sadece üzerinde taşıdığı matara, ayakkabı, sırt çantası, yağmurluk, mat, uyku tulumu vs gibi kişisel malzemeleridir.

Öyleyse Bursa’da turizm yapılacaksa bunun diğer bir adı da muhakkak sürdürülebilir doğa turizmi olmalıdır. Bursa bu potansiyeli en verimli şekilde kullanmalıdır.

Hasan Ören

29.11.2013