Bir Nal Buldum

‘Bir nal buldum’ sözünü ilk kez babaannemden duymuştum. Küçükken ne anlama geldiğini hiç anlayamazdım. Yıllar geçtikçe ne anlama geldiğini öğrendim. Hatta pek çok işe ‘bir nal’ bularak başladım!

Bu söz bir atasözümü bilemiyorum ama bana babaannem tarafından söylediği için benim için atasözü. Atasözünün tamamı şu şekilde; ‘Bir nal buldum, üç nal, bir at lazım.’

Atasözlerini okumayı çok seviyorum. Ama sanırım ben, atasözlerinden ders alıp uygulamada bir az zayıf kalıyorum. Yıllar evvel Timur Danış ile birlikte dergi çıkarmaya karar vermiştik. Çok yoğun olarak çalıştığımız bir gün bana “oğlum dergi çıkarmak zor değil, imkânsızdır” demişti. Bu sözün ne anlama geldiğini anlar gibi oluyorum şu günlerde.

Bizim atalarımızın dışında en çok bildiğim atasözleri; Rus, Çin, Fransız ve Kızılderililere ait. Hele hele Facebook gibi sosyal ağlar çıktıktan sonra her ülkenin birçok atasözü olduğunu öğrendim. Sözler ama ne sözler. Söz var uygulayan nerde. Hele hele Kızılderililerin çevre için söylemiş oldukları sözler çok etkileyici.

Bu ‘nal’ bulma atasözü dışında pek çok sevdiğim atasözleri var. Bir Çin atasözü derki; ‘yıkanmayan eşek pis kokar.’ Başka bir atasözümüz de; ‘eşeğe altın semer vursan da eşek daima eşşektir’ diye. ‘Eşşek semeri ile satılır’ diyende var.

Geçen gün bizim mahallede bir evin duvarında ‘buraya çöp döken eşektir’ yazan bir yazı gördüm. Buda mı bir atasözü diye düşündüm içimden. Çünkü bahsi geçen yerde epeyce çöp vardı. Atalarımız çok mu konuşmuşlar ne?