Beyşehir Gölü Anadolu’nun ikinci büyük ve en büyük tatlı su gölü. Genel hatlarıyla batı kıyılarında Toroslar’ın bir parçası olan Dedegöl Dağları uzanırken doğu kıyılarında göle ulaşan akarsu ve derelerle birlikte tarım alanlarıyla çevrili. Gölün çevresinde bozkırlık, meralar ve meşe ormanları izlenebiliyor.
Beyşehir Gölü, Dedegöl Dağları ile birlikte Birleşmiş Milletler SGP Küçük Destek Programı tarafından öncelikli alan olarak belirlenen alanlardan birisi. SGP küçük destek programı 2017 yılında, belirlenen strateji doğrultusunda Dedegöl Dağları ve Beyşehir Gölü’nde gerçekleştirilecek 4 farklı projeyi destekledi.
Doğa Derneği’nin yürüttüğü Beyşehir Gölü Havzası’ndaki Nesli Tehlike Altındaki Balık Türlerini Koruma Projesi göl ve gölün toplama havzasında bulunan önemli balık türlerine dikkat çekiyor. Alan, bu balık türleriyle beraber önemli tatlısu alanı kriterlerini de sağlıyor. Göl ve göle ulaşan su kaynaklarında yaşayan balıklar, Dünya Doğa Koruma Birliği (IUCN) Kırmızı Liste ölçütlerine göre yok olmak üzere (CR), tehlikede (EN), hassas (VU), tehlikeye düşebilir (NT) ve yeterli veri yok (DD) şeklinde sınıflandırılıyorlar.
Türlere yönelik tehditler göz önüne alındığında su ve habitat kalitesinde bozulma, habitatların yok olması, bilinçsiz su yönetimi, sudak (Sander lucioperca) başta olmak üzere yabancı yayılımcı türler tarafından predasyonun öncelikli olduğu görülüyor. Proje kapsamında ilgili tüm paydaşlarla türlerin korunması için bir ağ kurulması – Beyşehir Gölü Yerel Koruma Grubu- ve tarafların katılımı ile bir koruma planı kurulması hedefleniyor.