Aras Nehri Kuş Cenneti’nde Türkiye İçin Yeni Bir Tür: Basra Kamişçini

Ülkemizin önemli kuş cennetlerinden biri olan ve Doğu Anadolu’da en çok kuş türü kaydedilmiş nokta olan Iğdır Aras Nehri Kuş Cenneti’nde, Türkiye’de daha önce görülmemiş olan ve küresel çapta soyu tehlikedeki Basra kamışçını (Acrocephalus griseldis) halkalandı.

Aras Nehri Kuş Cenneti’nin 290., Iğdır’ın 328. ve Türkiye’nin 486. kuş türü olan ve dünya çapında nesli tehlike altındaki (Endangered) Basra kamışçını, Türkiye’de düzenli görülen büyük kamışçının (Acrocephalus arundinaceus) yakın akrabasıdır. Aras ilkbahar 2018 ekibi Juan Ramírez Román, Berkan Demir, Kylynn Clare, Kayahan Ağırkaya, Neslihan Güven, ve Dila Kuş, Türkiye’de ilk kez görülen ve de halkalanan Basra kamışçınının tüm ölçümlerini aldıktan sonra, Iğdır’ın Tuzluca ilçesinin Yukarı Çıyrıklı köyündeki Aras Nehri Kuş Cenneti’nin sazlıklarına sağlıklı bir şekilde bıraktı.

Türkiye’nin en yeni kuş türü ile ilgili olarak Utah ve Koç üniversiteleri öğretim üyesi ve KuzeyDoğa Derneği Başkanı Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu şunları söyledi:

“Doğu Anadolu’da en çok kuş türü kaydedilen Iğdır Aras Nehri Kuş Cenneti’nde, KuzeyDoğa Derneği, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Utah, Koç, Kafkas ve Iğdır üniversiteleri ve de düzinelerce ülkeden gelen yüzlerce gönüllünün işbirliğiyle, 13 yıldır yaklaşık 1800 arazi gününde, 100 bine yakın kuş halkaladık ve 290 kuş türü kaydettik. Bu muhteşem kuş cennetinde, hem de 22 Mayıs Dünya Biyoçeşitlilik Günü’nde Türkiye için yeni bir kuş türü tespit etmemiz çok büyük bir mutluluk oldu. Bu da bir kez daha, Iğdır Aras Nehri Kuş Cenneti’nin kuşlar ve diğer biyoçeşitlilik için küresel önemini ve acilen korunmasının gerekliliğini gösterdi. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz.

Güneydoğu Irak’ta, Bağdat ve Basra arasındaki Mezopotamya sazlıklarında üreyen ve Doğu Afrika’da kışlayan Basra kamışçınının soyu, Irak’taki sulak alanların büyük çapta yok edilmesi nedeniyle yok olmak tehlikesi altındadır. Basra kamışçınının nüfusu, üreme alanlarının yok olması nedeniyle hızlı bir düşüşe geçmiştir. Aynı zamanda bu kuşun göç güzergahındaki beslenme ve barınma alanlarının üzerindeki insan baskısı da bu türün nüfusunun azalmasına neden olmaktadır. Bu kuşun yaşam alanı sulak alanlar olduğu için, ülkelerin su politikaları da bu türün nüfusu üzerinde özellikle etkili olmaktadır.”