Baştan çıkarıcıdır bahar. En çiçekli elbiselerini giyer, en güzel renklerine bürünür, sürer, sürüştürür. Manolya, gül, yasemin kokuları sarar ortalığı. Çayır çimende düğün yapıyor sanırız ağaçlar. Beyazlarını giymiş pembelerini serpiştirmiştir aralara. Bütün zenginliğini ortaya dökmüştür doğa, nesi var nesi yoksa…
Çoğalan kanat sesleri ‘hadi’ der, ‘çıkın yollara bahar gezginleri, nerdesiniz?’ Nisanla birlikte bahar dalları arkasına saklanan antik kentler, papatyalarla, nergislerle şenlenecekler. Van’ın Akdamar Adası’nda badem ağaçları açacak, Bergama’da Allionai’de gelincikler salınacak, Kapadokya’da irisler boy gösterecek, Bolu yaylalarında güzeller, mor sümbüller toplayacak… Hakkâri’nin Berçalan Yaylası’nda arılar çalışacak, Çilo Dağları’nda buzlar eriyecek… Kırk gün ikindi zamanı yağmurlar yağacak ve toprağın kokusu çıkacak.
…Ve yola çıkarken ‘Sırtçantam’ız bize rehber olacak. Bu sayımızda Tanzanya’da safariye çıkıp, Kilimanjora’ya tırmanacak, Sülüklügöl’de doğa yürüyüşü yapacağız. Yedi bölgeden yedi yazar köşelerinden seslenirlerken, söyleşi bölümünde Yörük Köyü’nde gözlemelerin tadına bakacağız.
Biz sırt çantalıların en güzel keyiflerinden biridir Sarı Otobüsü ‘ev’ bellemek ve onunla keşfe koyulmak. Bundan böyle her ay Sarı Otobüs’ün kaptanı Ömer Yargan gittiği, gördüğü, yaşadığı yerleri, en önemlisi yol hallerini paylaşacak bizlerle.
Geldi ya, alsın bizi kollarına, sümbül koksun her yanımız, çimenlerin yeşili leke olsun üzerimizde ve bırakalım kendimizi, mahvetsin bizi bu baharlar…
Hadi! Alın sırt çantanızı, yola çıkma zamanı…
Yelda Baler